-
1 sıra
1. subst Reihe f; Ordnung f; Anordnung f; Reihenfolge f; Gelegenheit f, Moment m; (Holz)Bank f, Schulbank f;sıra beklemek Schlange stehen;-e sıra gelmek v/unp an der Reihe sein;sıra ev Reihenhaus n;sıra malı Ramschware f;sıra numarası laufende Nummer;sıra sayı sıfatı Ordnungszahl f;yürüyüş sırası Marschordnung f;sıra sıra in Reihen, reihenweise;sıra ile, sırayla, sırasıyla der Reihe nach;-in sırası değil nicht am Platze sein;-in sırası düşünce bei passender Gelegenheit;-in sırası gelmek -e an der Reihe sein;kimin sırası, sıra kimin? wer ist an der Reihe (oder fam dran)?;sırası gelmişken bei dieser Gelegenheit; da schon einmal davon die Rede ist;sırasına getirmek die passende Gelegenheit finden (zu …);sırasına göre je nachdem (wie);sırasını kaybetmek Baby aus dem (gewohnten) Rhythmus sein (Schlaf usw); sich wieder anstellen müssen;-i sıraya koymak einreihen A; in Ordnung bringen, durchführen;(adam) sırasına geçmek (schließlich doch) ein Mensch werden;2. postp bei D, während G;yanı sıra nebenbeio sıra(lar)da damals, in jener Zeit;bunu işittiğim sırada … als ich das hörte, …;arabaya bineceği sırada kaum wollte er in den Wagen steigen, da … -
2 nöbet
nöbet sbu akşam \nöbet sizde heute Abend sind Sie an der Reihe\nöbet beklemek [o tutmak] (auf) Wache stehen\nöbet değiştirmek sich ablösen\nöbeti olmak Bereitschaftsdienst habenisteri \nöbeti hysterischer Anfallöksürük \nöbeti Hustenanfall msara \nöbeti tutmak einen epileptischen Anfall bekommen
См. также в других словарях:
nöbet beklemek (veya tutmak) — 1) asker, polis vb. bir yeri, bir kimseyi, bir aracı gözetlemek, korumak gibi amaçlarla bulunduğu yerden belli bir süre ayrılmamak Geceleyin nöbet bekleyen muhafızlara ve hizmetçilere görünmeden ... inermiş. R. H. Karay 2) kurum ve kuruluşlarda… … Çağatay Osmanlı Sözlük
para ile değil, sıra ile — herkes sırasını beklemek zorundadır anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
kuyruk — is., ğu 1) Hayvanların çoğunda, gövdenin sonunda bulunan, omurganın uzantısı olan uzun ve esnek organ 2) Bu organa benzeyen uzantı Uçağın kuyruğu. Gelinliğin kuyruğu. 3) Kuşlarda gövdenin sonunda bulunan tüy demeti 4) Koyunun bazı türlerinde… … Çağatay Osmanlı Sözlük
nazlanmak — nsz 1) Kolayca gönlü olmamak, ısrar beklemek Ara sıra buluşup içer, birbirine nazlanıp türlü lakırtılar söylemekten hoşlanırlar. M. Ş. Esendal 2) İsteksiz görünmek … Çağatay Osmanlı Sözlük